Pazarlama terimleri sözlüğünde A’dan Z’ye dijital pazarlama konusunda bilmeniz gereken içerikle pazarlama terimlerinin ayrıntılı açıklamalarını bulabilirsiniz.
A-B-C • D-E-F-G • H-I-İ-J • K-L-M-N • O-Ö-P-R • S-Ş-T-U-Ü • V-W-X-Y-Z
A
A/B test: A/B testi- Birden fazla değişkenden yalnızca birinin değiştirildiği ve eşit şartlar altında hangi varyantın daha iyi bir performans sergilediğinin izlendiği deney şeklidir. A/B testi e-postalar, haber bültenleri, reklamlar, web sayfalarındaki bileşenler ve mobil uygulamalar gibi birçok dijital pazarlama araçlarını değerlendirmek için kullanılabilir.
Abandon: Abandone olmak- Bir web sitesinin veya programın kullanıcısı, hedeflenen eylemi duraklatır veya iptal eder (örneğin, bir e-ticaret sitesinden bir ürün satın almak). Kısaca terk etme.
Ad extensions: Reklam uzantıları- Bir Google AdWords reklamının uzantısı, reklamla ilgili daha fazla bilgidir. Bu ekstra ayrıntılar, şirketin adresi, ürün açıklamaları, maliyetler, müşteri incelemeleri, tıkla ve ara bağlantıları, site bağlantıları ve uygulama indirmeleri şeklinde olabilir. Daha uzun reklamlar daha yüksek bir tıklama oranına sahiptir ve arama sonuçları sayfalarında daha görünür olur.
Ad impression: Reklam gösterimi- Bir reklamın görüldüğü veya etkileşime girdiği durumları sayan metrik
Addressable TV advertising: Adreslenebilir televizyon reklamcılığı- Adressable TV reklamları, CTV ya da dijital kanallar yoluyla izleyicilerle buluşturulan, hedeflenebilen ve ölçülebilen, interaktif reklamlardır. Bu reklamlar yayın akışını bölmez, reklam kuşağında yer alması gerekmez. Adreslenebilir televizyon reklamcılığı, aynı programı izleyen farklı hanelere farklı reklamlar gösterebilme olanağıdır. Adreslenebilir reklamcılık sayesinde, reklamverenler alaka düzeyine ve etkiye odaklanmak için, geleneksel TV reklamı satın alımlarının ötesine geçer.
Advertising space: Reklam alanı- Reklamların sunumu için tasarlanmış bir web sitesi veya mobil uygulamanın bir bölümü
Adwords: Google Ads- Arama motorunun işletmeler için sağladığı, kullanıcıların anahtar kelime aramalarına dayanan bir reklamcılık türüdür.Adwords sistemi, reklamların kaç kez görüntülendiği, kaç kez tıklandığı, ve ne kadar maliyet oluştuğu gibi bilgileri tüm açıklığı ile işletmelere sunar. İşletmeler kullandıkları spesifik anahtar kelimeler sayesinde reklamlarının görüntülenme olasılığını bu sayede artırıyor.
Affiliate marketing: Bağlı pazarlama/ Satış ortaklığı- Bir blogda, sosyal ağ sitesinde, podcast’te veya web sitesinde bir mal veya hizmeti tanıtarak bağlı kuruluş pazarlamasına katılıyorsunuz. Bir müşteri, tavsiyesine bağlı özel bağlantı aracılığıyla her satın alma işlemi yaptığında, bağlı kuruluş bir komisyon alır.
Alternate text: Alternatif metin- Çevrimiçi bir fotoğrafın yazılı açıklaması.
Analytics: Analitik- İş sorularını yanıtlamak, ilişkileri keşfetmek, beklenmeyen olayları tahmin etmek ve seçimleri otomatikleştirmek, analitik kullanarak mümkündür. Uygulamalı matematik, istatistik, tahmine dayalı modelleme ve makine öğrenimi yaklaşımlarına dayanan bu uyarlanabilir bilgisayar bilimi, verilerdeki önemli kalıpları tespit etmek ve yeni bilgileri ortaya çıkarmak için kullanılır. Bir marka sosyal medya hesapları üzerinden kendisini pazarlarken elde ettiği analitik verilerden hangi kitleye hitap ettiklerini, hangi içeriklerin daha fazla ilgi ve beğeni gördüğünü saptayabilirler. Google Analytics bu verileri elde etmeye yarayan bir platformdur. Bu platform sayesinde markalar hangi yönde yoğunlaşmaları gerektiğine karar verebilecekler.
Anchor text: Çapa metni- Sizi başka bir sayfaya götüren tıklanabilir bağlantılar.
Article marketing: Makale pazarlaması- Ana amacı yazarın sektörü, işi, görevi, deneyimleri ve bilgisi hakkında yazdığı makaleleri kullanarak pazarlama gücünü artırmak ve hedef kitleyi tanıtımı yapılan şirket, kuruluş veya kişiyle bağlamaktır.
Average order value: Ortalama sipariş değeri- Toplam satışları sipariş adedine bölerek hesaplanabilir. E-ticaret işletmeleri için çok önemlidir.
B
B2B (Business to business): İşletmeden işletmeye- Diğer işletmelere satış yapan firmalara atıfta bulunan bir sıfat. Örneğin Google ve Oracle, ağırlıklı olarak B2B firmalarıdır.
B2C (Business to consumer): İşletmeden tüketiciye- B2C pazarlama, bir şirketin ürünlerini ve hizmetlerini bireysel tüketicilere tanıtmak için kullandığı, müşterilerin günlük yaşamlarında kullanmaları için bir şeyler geliştirme, reklam yapma ve satma gibi yöntem ve stratejileri ifade eder.
Backlink: Bir siteden başka bir siteye verilmiş olan bağlantıdır. Bu yöntem sayesinde siteler birbirlerine referans olur, kullanıcılara bağlantıya konu olan site önerilir, bağlantı almış olan site ise hem verilen linke tıklayanlar üzerinden yeni ziyaretçiler kazanır hem de arama motoru algoritmalarının gözünde artı puan kazanır.
Big data: Büyük veri- İşlenen, kategorilere ayrılan ve kullanılabilir bir formata dönüştürülen, firmaların müşteri davranışlarını inceleyerek stratejiler geliştirmesine yardımcı olan verilerdir.Çeşitlilik, hız, hacim, doğrulama ve değer olmak üzere 5 ana bileşenden oluşur.Büyü veri şirketlerin karar aşamalarında fayda sağlar ve rekabet üstünlüğü oluşturur.
Bing advertising: Bing reklamcılığı- Bing platform hizmetlerine Bing reklamcılığı denir. Bing, MSN ve Yahoo! için arama motorlarında hizmet, tıklama başına ödeme reklamcılığı sunar. Pazarlamacılar, anahtar kelimelere ve anahtar kelime öbeklerine teklif verir. Reklamcılar, demografiyi, günleri ve saatleri ve belirli coğrafi alanları vurgulayan reklamlar tasarlayabilir.
Bing Webmaster Tools: Bing web yöneticisi araçları- Ücretsiz bir Bing hizmetine Bing web yöneticisi araçları denir. Web yöneticileri, hizmeti kullanarak Bing dizin tarayıcısına web siteleri ekleme olanağına sahiptir. Kolaylık sağlamak için araçlar sınıflandırılmıştır. Her biri, pazarlamacıları Bing arama sitelerinde iyi bir sıralama elde etme çabalarında desteklemeyi amaçlamaktadır. Hizmetten faydalanmak için üye olmak gerekmektedir. Site performansının basit bir değerlendirmesi ve konsantrasyon gerektiren alanları saptamak için araçlar, özelleştirilmiş bir pazarlamacı panosu içerir. Raporlama, tanılama ve uyarı yetenekleri sayesinde teknolojiler, web sitesi sahiplerine site performansını anlamak ve değerlendirmek için daha basit bir yaklaşım sunar.
Blogging: Blog(Ağ günlüğü)- Blog aynı zamanda Weblog ingilizcede “web” ve “log” kelimelerinin birleşmesiyle meydana gelmiştir. Zamanla yaygınlaşarak kısaca blog olarak söylenen, ilk örnekleri elle yazılırken günümüzde çeşitli yazılımlar sayesinde bir kişi veya bir grup birey tarafından yayınlanabilen çevrimiçi bir günlük veya dergi şeklindeki web sayfalarıdır.Günümüzde reklamlar kadar etkili bir yol haline gelmiş, kullanıcıların satın alma arzusu ve markalara olan ilgiyi arttırmıştır.Bloglama,bloğu yönetme ve sürdürme prosedürüdür.
Bounce rate: Hemen çıkma oranı- Açılış sayfası dışında herhangi bir sayfayı ziyaret etmeden sitenizden ayrılan ziyaretçilerin yüzdesini ölçen bir istatistiktir. Bu önlem, sitenizin ana sayfasına ve ziyaretçi davranışına bağlı olabilecek tüm zorlukları size gösterdiğinden, özellikle web siteleri için yararlıdır ve önemlidir.
Brand awareness: Marka bilinirliği- Marka farkındalığı, müşterinin bir markayı ve onunla ilişkili öğeleri hatırlama ve tanıma düzeyidir. Farklı reklam araçlarıyla, bir markanın ve ilişkili ürünlerin marka bilinirliği geliştirilir. İnsanların bir markayı hatırlama kapasitesi, ticari pazarlama stratejilerinde çok önemli olan marka farkındalığı ile ölçülür. Tüketici davranışı, reklam yönetimi, marka yönetimi ve strateji oluşturma, marka farkındalığını büyük ölçüde etkiler. Tüketiciler, ürün kategorisine ve o kategoriye ait markaya aşina olmadıkça bir satın alma işlemi yapmayacaktır.
Brand community website: Marka topluluk web siteleri- Müşteriyi elde tutma, eşler arası yardım, bireylerin geri bildirimde bulunmaları, fikirlerini paylaşmaları için bir forum sağlamak ve bu deneyimleri bir araya getirerek, arkasındaki kuruluşa bir miktar kontrolü geri verir ve bu özellik marka topluluk web sitelerini rakiplerinden bir adım öne çıkartır. Üyelerin birbirlerine yardım etmelerini sağlamak asıl amaçlarıdır. Dağıtılmış müşteri hizmetleri, sosyal alışveriş deneyimleri, marka savunuculuğu ve en değerli müşterilerin bilgi paylaşımı gibi faktörler temel başarı ölçütleri dir.
Brand equity: Marka değeri- Bir marka adının değerine marka değeri denir. Marka denkliği fikrine göre, bir marka adı ne kadar bilinirse o kadar fazla gelir yaratacaktır. Tanınmış bir marka adı ile daha fazla iş üretilir. Daha az bilinen marka adları tarafından daha az ticaret üretilir. Müşteriler marka kalitesi ve itibarını birbirine bağlar. Güvenilir adlar genellikle iyi bilinen marka adlarına sahiptir. Marka adı bu kavramda eşitlik görevi görür.
Brand evangelist: Marka müjdecisi- Bir marka evangelisti,bir şirketin mallarını başkalarına hevesle tavsiye edebilecek kadar güçlü bir sevgiye sahip olan kişidir. Bazı yönlerden marka misyonerlerine benziyorlar.
Buyer persona: Alıcı profili- Bir pazarlamacıya uygun hedef kitleyi belirlemede yardımcı olacak, bir müşterinin kişilik niteliklerinin ve davranışının yanı sıra demografik özelliklerinin bir açıklamasıdır.
Buying cycle: Satın alma döngüsü- Satın alma döngüsü, bir alıcının bir ürün veya hizmeti satın almak için attığı adımları tanımlar. Müşteriler kendilerini ikna edip nihai satın alma kararını vermeye yaklaştıkça, döngüde birbirini izleyen satın alma aşamalarından geçerler. 5 adımdan oluşur: Farkındalık, değerlendirme, niyet, satın alma ve yeniden satın alma-sürekli satın alma. İnternetten satın almak istenilen bir şeye bakıldıktan sonra defalarca karşımıza çıkıp bizi almaya ikna etmesi pazarlamanın satın alma döngüsüyle olan ilişkisidir.
C
Channel: Kanal- Bir reklamın hedef pazarına tanıtım yaparken kullanmayı seçtiği satış noktasıdır. E-posta, sosyal medya, organik içerik veya ücretli reklamların tümü ortak pazarlama kanallarının örnekleridir.
Churn rate: Müşteri kaybetme oranı- Kayıp oranı, müşteriler açısından her ay kaybettiğiniz toplam tüketicilerin yüzdesini hesaplar. Bir işletmenin Haziran başında 100 müşterisi ve sonunda sadece 90 müşterisi varsa, müşteri devir hızı %10 olacaktır.
Click Maps: Tıklama haritası- Tıklama haritası, insanların web sitelerini nereye tıkladıklarının görsel bir tasviridir. Örneğin, web siteniz, ürün ve hizmetler sunan bir dijital pazarlama çevrimiçi mağazası olabilir. Web sitesindeki ürün ve hizmet sayfaları sınıflandırılmıştır. Tıklama haritanız, kullanıcıların her bir sayfada hangi düğmeleri, fotoğrafları, metinleri ve diğer sayfa bileşenlerini tıkladığını takip edecektir. Çeşitli teknolojiler kullanılarak bir tıklama haritası oluşturulur. Tıklama haritaları, pazarlamacılar için site verilerinin izlenmesini ve analiz edilmesini kolaylaştırır. Tıklama haritasını oluşturmak için kullanılan araç, görüntülenen verilerin biçimini belirleyecektir.
Clickbait: Tıklama tuzağı- Yalnızca izleyicilerin “tıklamasını” sağlamak için oluşturulan içerik, tıklama tuzağı olarak bilinir. Çok fazla vaatte bulunduğu ve çok az şey sunduğu için, bu içerik pazarlama kelimesinin olumlu bir itibarı yoktur.
Clickthrough rate (CTR): Tıklanma oranı- E-posta, bağlantı, uygulama veya web sitesi gibi çevrimiçi bir kanal tarafından başlatılan bir sürecin başarısını belirlemeye yönelik bir ölçümdür. Çalışmanın başarısı, oranın yüksekliği ile doğrudan bağlantılıdır.
Competitive analysis: Rekabet analizi- Bir işletmenin rekabet ortamını analiz etmek, rekabet analizi yapmak olarak adlandırılır. Çevrimiçi rakiplerin analizi, dijital pazarlamada rekabet analizi olarak adlandırılır. Rakiplerin güçlü ve zayıf yönleri bu çalışmada yer almaktadır. Pazarlamacılar ayrıca kendi avantaj ve dezavantajlarını da değerlendirebilirler. Pazardaki demografik ve tüketici tercihleri, konum iyileştirme için pazar iş taktikleri, pazarlamacının veya işletmenin yeni pazarlara girmesini engelleyen engeller ve müşterilerin ve rakiplerin şirketin pazardaki konumunu baltalamalarını engelleyen caydırıcılar.
Connected TV (CTV): Bağlantılı tv- Bir televizyona bağlanan veya televizyona entegre olan ve akışlı video içeriğini destekleyen bir cihaz, bağlı TV (CTV) olarak bilinir. Xbox, PlayStation, Roku, Amazon Fire TV ve Apple TV bu türe örnek verilebilir.
Consumer/User Generated Content(UGC): Kullanıcı/tüketici tarafından üretilmiş içerik- UGC veya kullanıcı tarafından oluşturulan içerik, müşteriler tarafından üretilen ve sosyal medyada veya diğer platformlarda paylaşılan benzersiz, markaya özel materyaldir. UGC, resimler, filmler, incelemeler, tavsiyeler ve hatta bir podcast gibi birçok farklı biçimde olabilir.
Content curation: İçerik kuratörlüğü- Hedef kitlenize değer vermek amacıyla ilgili materyali bulmak, düzenlemek ve dağıtmak, içerik küratörlüğünün asıl amacıdır. Bu son nokta, içerik küratörlüğü için özellikle çok önemlidir. Kitleniz, iyi seçilmiş bilgilere yalnızca içeriği için değil, aynı zamanda onun hakkındaki görüş ve düşünceleriniz için de değer verecektir.
Content Marketing Platform (CMP): İçerik pazarlama platformu- İçerik pazarlama ekiplerine marka bilinirliğini etkin bir şekilde teşvik eden, olası satış yaratmayı iyileştiren ve geliri artıran materyaller planlama, öngörme ve oluşturma konusunda yardımcı olan bir yazılım sistemidir.Platform, kullanıcıların prosedürler, onaylar ve mali kayıplar geliştirmek yerine yüksek kaliteli içerik üretmeye konsantre olmalarını sağlar. Bu, marka yönetimini güçlendirerek, içerik etkisini ve geliri artırarak şirkete bir bütün olarak yardımcı olur.
Content marketing: İçerik pazarlaması- Belirli bir kitleyi çekmek ve sürdürmek ve nihayetinde kazançlı tüketici eylemi oluşturmak için anlamlı, uygun ve tutarlı içerik üretmeye ve sunmaya odaklanan stratejik bir pazarlama tekniğidir. İşletmelerin içerik pazarlamasını kullanmalarının dört ana nedeni ve avantajı vardır: Satışların yükselmesi, maliyetten tasarruf, daha sadık müşterilerin daha iyi müşteriler olması ve içeriğin gelir kaynağı olarak görülmesi. İçerik pazarlamasının önemi varolan bir markanın kimliğini temsil etmektir. Bu terim 2001 yılında Joe Pulizzi tarafından ortaya çıkmasının ardından küresel kullanım ve kabul görmüştür. Fotoğraf, video, ses, metin ve grafikler gibi içeriklerle hedef kitlenin dikkatini çekmesini amaçlayan yeni nesil pazarlamadır.
Content upgrade: İçerik yükseltmesi- “İçerik yükseltme” terimi, müşterilerin e-posta adresleri karşılığında aldıkları daha fazla içeriği tanımlar. E-postaların bir e-posta listesi için kullanılmaması, içerik yükseltmelerini özel kılmaktadır. Web sitesinde mevcut olan ve siteye veya bir ziyaretçinin ilgi alanına özel bir konu veya soruna özel istenen bilgileri sağlamalıdırlar.
Conversion rate: Dönüşüm oranı- Bir reklama tıkladıktan sonra siteyi ziyaret eden tüm ziyaretçiler içinde reklam veren tarafından belirtilen üyelik, abonelik, ürün satışı, tıklama, form doldurma gibi etkinlikleri tamamlayan ziyaretçilerin oranıdır.
Copywriting: Metin yazarlığı- Yayıncılık işi veya internet gibi dijital bağlamlarda yaratıcı materyal oluşturan kişi, içerik üreten kişidir ve adı metin yazarıdır. Genellikle teknoloji ile ilgili alanlarda çalışırlar. Çeşitli sektörlerde materyal geliştirebilen metin yazarı ayrıca pazarlama, tanıtım ve reklam hedeflerine yönelik makaleler de hazırlamaktadır.
Cornerstone content: Köşe taşı içeriği- Sitelerin en büyük ve en önemli öğelerinden oluşur; arama motorlarında ilk sırada yer almak istenilen sayfa veya gönderilerdir. Bu şekilde kategorize edilen makaleler genellikle uzun ve belirli bir konunun tüm önemli yönlerini kapsayan öğretici parçalardır.
Cost of Sales (COS): Satışların maliyeti- Tüm reklam giderinin kazanılan dönüşümlerin toplam değerine bölümü satışların maliyetidir. Basitçe açıklamak gerekirse, bize kârımızın yüzde kaçının reklama harcandığını söyleyen bir sayıdır.
Cost Per Action (CPA): İşlem başına maliyet- Reklamverenlerin yalnızca potansiyel bir müşteri belirli bir işlem yaptığında ücretlendirilmesine olanak tanıyan bir dijital reklam ödeme stratejisidir. Modelin kapsadığı tüm etkinlikler, bir haber bülteni kaydından bir bağlantı tıklamasına veya bir satışa kadar değişebilen ve reklamveren tarafından tanımlanan bir dönüşüme doğrudan bağlıdır.
Cost Per Lead(CPL): Kişi başına maliyet- Reklamveren, dijital pazarlama yoluyla oluşturulan her olası satış için önceden belirlenmiş bir tutar öder. Abonelik hizmetleri veya yüksek değerli öğeler sağlayan işletmeler, e-ticarette sıklıkla CPL kullanır.
Crawl: Tarama- Yeni sayfaları, güncellenen sayfaları, silinen sayfaları veya yeniden yönlendirilmiş sayfaları bulmak için bir web sitesini tarama prosedürüdür.
Creative Commons Licenses: Creative Commons (CC) Lisansı- Telif hakkıyla korunan bir çalışmanın sınırsız bir şekilde yayılmasına izin veren bir kamu telif hakkı lisansı. Bir yazar, yaptığı çalışmayı paylaşma veya düzenleme hakkını vermek istediğinde CC lisansı kullanır. Lisansın Atıf (BY),Aynı Lisnsla Paylaş (SA), Gayri Ticari (NC) ve Türetilemez (ND) gibi çeşitleri vardır. Lisanslara Creative Commons üzerinden ücretsiz bir şekilde erişilebilir.
Creative concept: Yaratıcı konsept- Reklam mesajlaşma yaklaşımını benzersiz ve akılda kalıcı bir şekilde hayata geçirecek izleyicinin ilgisini çekmek, duygusal bir tepkiyi etkilemek ve harekete geçmeleri için onlara ilham vermeyi sağlayan büyüleyici “büyük fikir” yaratıcı konsept olarak adlandırılır. Yaratıcı konsept oluşturma, stratejik ve bilinçli yaratıcı konseptler üretir. Bu kavramlar, ilgisiz bir müşteriyi satın almaya, uzun süredir bir kullanıcının bir hizmete bakış açısını değiştirmeye ve hatta kuruluşa yeni üyeler çekmeye ikna etme yeteneğine sahiptir.
Crowdsourced content: Kitle kaynak kullanımı- Genellikle yaratıcılık, problem çözme veya verimlilik olan ortak bir hedefe ulaşmak için bir ‘kalabalığın’ veya bir grup insandan yardım alma tekniğidir. Bu senaryoda, bizim için materyal üretmeleri veya sürece katılmaları için insanların yardımını almak isteriz.Etkili içerik kitle kaynak kullanımı üç amaca hizmet eder: başka bir kişinin bakış açısına izin verir, makalelerinize bilgi ekler ve yazma ihtiyacınızı ortadan kaldırır. Bloglarının kalitesini artırmak ve içerik oluşturmalarını geliştirmek isteyen herhangi bir firma, bu üç avantajı göz önünde bulundurmalıdır. Kitle kaynak kullanımı, ilk kez 2006 yılında yazar Jeff Howe tarafından Wired Magazine’de bahsi geçmiş bir kelimedir daha sonra 1 Şubat 2008 tarihli Daren C. Brabham tarafından yayınlanan bir makalede , “kitle kaynak (crowdsourcing) kelimesini kullanarak bilimsel araştırma yayınlayan ilk kişidir. Kitle kaynak kullanımı yöntemini genellikle gazeteciler, şirket çalışanları veya farklı tedarikçilerden ziyade büyük bir grup insan, özellikle online freelancer toplulukları kullanmaktadır.
CTA – Calls-to-Action: Harekete geçirici mesajlar- Bir web sitesindeki herhangi bir araç için hızlı teşvik oluşturmak ve ziyaretçileri harekete geçmek için kullanılan bir pazarlama tekniğidir. Kullanıcıya sitede çeşitli şekillerde gösterilebilecek kısa bir mesajdır. Blog, kategori ve ürün açıklaması gibi site içeriklerinin yanı sıra belirli ifadelerin sonunda,reklam görsellerinde ve site içerisinde dikkat çekici bir buton üzerinde yer almaktadır. Hemen al, şimdi incele, ücretsiz indir, paylaş, beğen, sepete ekle, ürüne git, mağazaya soru sor gibi emir cümleleri ile verilen talimatlar harekete geçirici mesajlar olup kitlenin teşvik edilmesi ve müşteriye dönüştürlmesi için verilebilecek yaygın örneklerdir.
Customer acquisition cost: Müşteri kazanımı maliyeti- Bir müşteri edinmenin ortalama maliyeti, müşteri edinme maliyeti (CAC) ile açıklanır. Aşağıdaki formülü kullanarak CAC’yi belirleyebilirsiniz:
Toplam müşteri tabanı x satış ve pazarlama maliyetleri = CAC
Customer acquisition: Müşteri kazanımı- Müşteri edinme ve elde tutma, dijital pazarlamanın temel taşlarıdır. Bir müşteriyi çekmek için gereken tüm satış ve pazarlama çabalarına topluca müşteri kazanımı denir.
Customer lifetime value(CLV-LTV): Müşteri yaşam boyu değeri- Şirketlerin müşterilerinden beklediği toplam gelirdir, belirli bir zamanı yoktur. Mevcut müşterilerden elde edilen geliri artırmak, yeni müşteri elde etmekten daha az maliyetlidir. Bu değerin doğru öngörülmesi, müşteri kazanmak için yapılacak olan harcamalara karar vermek için önemlidir.
Customer Relationship Management (CRM): Müşteri ilişkileri yönetimi- İşletmelerin mevcut veya gelecekteki tüketicileriyle kurdukları bağlantıyı olabilecek en verimli, başarılı ve karlı hale getirmek için kullandıkları tüm taktikleri ifade eder.
Customer segmentation: Müşteri segmentasyonu- Bazen pazar bölümlendirme olarak da adlandırılan müşteri bölümlendirme, tüketicileri çeşitli faktörlere göre gruplara ayırma ve bölme işlemidir. Müşteri segmentasyonunun amacı, müşteri tabanınızı taleplerine, ilgi alanlarına ve finansal yeteneklerine ve ayrıca şirketinize potansiyel değerlerine göre gruplara ayırma yeteneği sağlamaktır.
Customer Service Satisfaction (CSS): Müşteri hizmetleri memnuniyeti- Basamaklı Stil Sayfaları veya CSS, renkler, yazı tipleri ve arka plan resimleri dahil olmak üzere web sitenize görünümünü veren şeydir. Bir web sayfasının havasını ve tonunu değiştirme yeteneğine sahiptir, bu da onu çok güçlü bir araç haline getirir. Web sayfalarının çeşitli ekran boyutlarına ve cihaz türlerine göre ayarlanmasını sağlayan da budur.
Customer value-Customer cost-customer convenience-customer communication (4C): Müşteri değeri-Müşteri maliyeti-Müşteri rahatlığı-Müşteri iletişimi- 1990 yıllarında Robert Lauterborn tarafından geliştirilen müşteri değeri, müşteri maliyeti, müşteri rahatlığı ve müşteri iletişimi gibi bileşenlerden oluşan tüketici merkezli bir yaklaşımdır.
Müşteri değeri: Ürün ve hizmetlerin müşterilerin ihtiyaç, isteklerini karşılamasıdır.
Müşteri maliyeti: Tüketicilerin ürünleri satın alırken katlandığı maliyetlerdir. Örneğin; ödemeye razı oldukları, karar sürecindeki psikolojik ve farklı ürünleri tercih etmelerinden doğan fırsat maliyetleri.
Müşteri rahatlığı: Tüketicilerin ürünlere erişimini temsil eden bileşendir. Doğru dağıtım kanallarıyla tüketiciler ürünlere kolaylıkla ulaşabilir.
Müşteri iletişimi: Tüketicilerin ihtiyaçları ve isteklerini anlamak, karşılamak için işletmelerin tüketicilerle kurduğu bağlardır.