Küresel ekonomik krizin derinleşmesi tam da konuşulduğu gibi yeni iş fikirlerinin daha fazla ortaya çıkmasının yolunu açıyor. Her hafta dünyanın dört bir yanından yeni girişimcilik fikirleri derleyen Springwise.com adlı web sitesinden daha önce de söz etmiştik. Geçtiğimiz haftalarda Springwise’da yayınlanan bir kaç yeni fikri, hem ilham verici bulduğum için, hem de kriz ortamında bizden başkalarının neler yaptığı konusunda fikir sahibi olmamız için burada paylaşmak istedim.
Girişimlerden ilki, atıl duran alanların kiralanması konusunda internet üzerinde bir ortam yaratılması fikrine dayanıyor. Springwise, krizi aşmak için mümkün olan her yolun kullanıldığı ve eldeki tüm varlıkların harekete geçirildiğine değinerek spareground.com adlı web sitesinin atıl varlıkları paylaşma konusunda tüketicilere yeni bir olanak sunduğunu belirtiyor. “Spare” yedek veya fazla, “Ground” ise yer anlamına geliyor. “Spare ground”un anlamı ise “fazla yer”. İngiltere merkezli spareground.com, evinde veya bahçesinde kullanmadığı bir alanı olanlarla, geçici veya kalıcı olarak bir alana ihtiyaç duyanları buluşturuyor. Diyelim ki kışın karavanınızı veya otomobilinizi uzun süre park edecek bir yere, fazla eşyalarınızı koyacak bir alana, ya da bir festival ya da spor organizasyonu için kalacak geçici bir alana ihtiyacınız var. Garajında fazla yeri olanlar, bahçesini kullanmayanlar veya evinde kullanmadığı bir odası bulunanlarla spareground.com’da bir araya gelip ihtiyacınızı en ekonomik yoldan karşılayabilirsiniz. Tabii her şey karşılıklı, fazla yeri olanlar da bu yolla bütçelerine bir katkı sağlamış oluyorlar. Üstelik her şey parayla da değil. Sitede “Benim bir bahçem var kullanmıyorum, bahçeyle uğraşmak, çiçek yetiştirmek, tasarım yapmak isteyen varsa buyursun, para da istemiyorum” diyenlere de rastlanıyor. Yeni faaliyete geçen bu sitenin kurucuları reklam veya sponsorlarla gelir elde etmeyi hedefliyorlar.
İkinci fikir İrlanda’dan; ideascampaign.ie, yani “Fikir kampanyası” adlı site İrlandalılara ekonominin düzelmesi için imalat sanayi, inşaat, perakende, eğitim gibi sektörler de dahil 19 alanda yenilikçi fikirlerini soruyor. İlk 24 saat içinde 450 kişinin öneri girdiği ve bir aydan az zamanda 5 bin 300 fikrin toplandığı ideascampaign’i ticaret odaları, dernekler ve özel şirketler destekliyor. Kampanyaya sunulan fikirler, içinde işadamları ve akademisyenlerin bulunduğu bir kurul tarafından inceleniyor. Mart ayı boyunca sürdürülen kampanya sonucunda halkın fikirlerinin yer aldığı Action Plan, yani “Eylem Planı” başlıklı bir rapor hazırlanarak İrlanda hükümetine sunuldu.
Üçüncü iş fikri ise Almanya’dan. Almanya’nın dört bir yanında, daha çok yetişkin erkeklere yönelik açıkhava (outdoor) aktiviteleri düzenleyen Männerspielplatz adlı kuruluşun yeni aktivite alanı inşaat ve iş makineleri. Evet, pek çok erkeğin aklından geçen, “Şu ekskavatörü kullansam, dozerle şu duvarı yıksam, şu arazide loader’la bir gitsem gibi düşünceleri gerçekleştirmek Almanya’da artık çok zor değil. 219 avro karşılığında Kassel kenti yakınında oluşturulan bir parkta büyük oyuncaklara meraklı erkekler, koca kayaları oradan oraya taşıma veya dozerle bir araziyi düzleme gibi deneyimleri yaşayabiliyorlar. Hatta bu parkta İstanbul’da bir dönem yolları kazmak için sıkça kullanılan, kompresör dediğimiz koca matkaplarla kayaları parçalamak da mümkün. Tabii bu etkinlik sırasında Almanların güvenlik önlemleri konusundaki hassasiyetlerinin ne noktalara vardığını yaşamadan bilemiyoruz. Ancak bu park, yeni bir iş fikri olduğu kadar, sözünü sıkça ettiğimiz “deneyim sunma” konusunda da oldukça çarpıcı bir örnek.
Springwise’dan alıntıladığım bu üç iş fikrinin birincisi, eldeki kaynakların harekete geçirilmesi ve mümkün olduğunca ekonomiye dahil edilmesini sağlıyor. İkinci fikir, bir krizi aşmak için bizde olduğu gibi yalnız kerameti kendinden menkul, çok bilmiş bakanlar dışında başkalarının fikirlerinin de değerli ve işe yarar olabileceği gibi son derece basit, ama bir o kadar da çarpıcı bir fikre dayanıyor. Sonuncusu ise bizim gibi bir ülkeye biraz lüks gelebilecek bir düşünce, ama inşaat sektörünün durgunluğu ve atıl duran makinelerin çokluğunu düşünürsek bana hiç de fena bir fikir gibi gelmedi.