Yukarıdaki dört resim 24 Kasım 2012 günü aynı cadde üzerinde çekildi; İstanbul’da Şişli Cevahir Alışveriş Merkezi‘nin tam karşısında. Soldaki iki resim, Türkiye’nin üç mobil operatöründen biri olan Avea‘nın “Kapsama alanı“yla ilgili açıkhava reklamı. Sağdaki iki resim ise diğer iki operatör Turkcell ve Vodafone‘un 3G hızlarıyla ilgili reklamları. Acaba bu reklamlara bakan Avea kullanıcılarının aklından bir zamanların ünlü deyişi “Eller aya biz yaya” sözü geçiyor mudur çok merak ediyorum.
Avea hâlâ insanları “Vallahi bizim kapsama sorunumuz yok“a ikna etmeye çabalarken biraz komik duruma düşmeye başladı. Diğer iki operatörün en az beş yıl önce hallettiği bir mesele konusunda “ben de yaptım, ben de yaptım” demekle kalmıyor, bir de milletin gözüne bunu sokuyor. Arkadan nal topladığını hedef kitleye sürekli olarak hatırlatan bu tür iletişim çalışmaları nasıl bir stratejinin ürünü gerçekten incelenmeye değer. Bu tür reklamlar için koskoca şirketin içinde kimse çıkıp da “Yahu 2012’deyiz, Türkiye’deki üç operatörden biriyiz, üstelik ortaklarımızdan biri ülkenin temel iletişim altyapısına sahip bir tekel, kapsama sorunumuz tabii olmayacak. Bu söylediğimizin bir otomobil firmasının çıkıp ‘benim arabam yolda gidiyor’ demesinden ne farkı var?” demiyor mu?
Bunu, şirket içinde pek çok aklı başında kişinin dediğine eminim; ama sanırım hepsi içinden bunları söylemeyi tercih ediyor. Anlaşıldığı kadarıyla Avea’nın pazarlama stratejisini oluşturan karar vericiler altyapı konularına ve günlük satış raporlarına öylesine gömülmüşler ki kimseyi dinleyecek durumda değiller.
Her zaman dediğimiz gibi pazarlama her şey olabilir, Hatta komik ve eğlenceli bir şeyler olması tercih de edilir. Ama “komik olmak“la “kendini komik duruma düşürmek” arasında da bir fark olduğuun artık Avea yöneticilerinin de görmesi gerekiyor.
Avea yetkilileri Cebit Bilisime gelip, kendi kapsama alanlarını test etseler cok iyi olurdu. Avea hattımdan telefon açamadım.