Hissedar sadakatini artırmak için neler yapılmalı?




Çeviren: Ethem Anıl Göl

Şirketler, hissedar bağlılığını güçlendirmek için yatırımcı ilişkileri (IR) yönetimine her zamankinden daha fazla önem veriyor. CEO’lar yılda ortalama 15 günlerini IR faaliyetlerine ayırıyor. Üst yönetim ise toplamda yılda 44 gününü bu alana harcıyor. CFO’lar bu sürenin büyük bir kısmını (23 gün) üstlenirken, diğer yöneticiler ortalama 6 gün IR çalışmalarına zaman ayırıyor.

Ancak, tüm bu çabalara rağmen hissedarların şirketlere olan bağlılığı azalıyor. Dünya Ekonomik Forumu’na göre, hisselerin ortalama elde tutulma süresi Haziran 2020 itibarıyla yalnızca 5,5 ay. Bu süre, 1950’lerde 8 yıl ile zirve yapmıştı. Bu düşüş, şirketlere kısa vadeli kazanç baskısı oluşturuyor ve uzun vadeli stratejiler geliştirmeyi zorlaştırıyor.

Bu durum, birçok şirketin hissedar etkileşiminde neden başarısız olduğunu sorgulatıyor. Sorunun temel nedenlerinden biri, şirketlerin tüm hissedarları aynı tercih ve beklentilere sahipmiş gibi değerlendirmesi. Hissedarları müşteriler kadar detaylı analiz etmek, sadakati artırabilir ve ilişkileri güçlendirebilir. Ancak bu yaklaşımı benimseyen şirket sayısı oldukça az.

Hissedar Profili Oluşturmanın Önemi

Hissedar profilini oluşturmak, bir şirketin önemli hissedarlarını daha iyi anlamak için onların karar alma kalıplarını ve davranışlarını analiz etmeyi içerir. Amaç, hissedarların beklentilerini doğru bir şekilde anlamak ve IR faaliyetlerini bu doğrultuda özelleştirerek onların sadakatini kazanmaktır.

Bu süreç, hissedar istihbaratından farklıdır. Hissedar istihbaratı, hissedar tabanındaki değişiklikleri izlerken, hissedar profilleme daha derinlemesine bir analiz sunar. Amaç, mevcut hissedarların sadakatini artırmakla kalmayıp, potansiyel sadık hissedarları da şirkete çekmektir.

2023 yılında Target’ın yaşadığı zorluklar, hissedar profillemenin ne kadar kritik olduğunu bir kez daha gözler önüne serdi. Politically Conservative Values ETF (ACVF), şirketin LGBTQ temalı ürünlerini “aşırı politik” olarak değerlendirerek Target’taki hisselerini elden çıkardı ve şirketi kara listeye aldı. Eğer Target hissedar profilleme stratejilerini etkin bir şekilde uygulasaydı, bu tür bir tepkiyi öngörebilir ve kararlarını farklı hissedar değerlerini dikkate alarak şekillendirebilirdi.

Hissedar Profili Nasıl Oluşturulur?

Hissedar profili oluşturmanın ilk adımı, hissedarlarla ilgili bilgi toplamaktır. ABD’de halka açık şirketlerde en büyük hissedarlar genellikle kurumsal yatırımcılardır. Bu nedenle, profilleme sürecinde öncelik kurumsal yatırımcılara verilmelidir. Bu yatırımcılarla ilgili kamuya açık veriler kolayca erişilebilir durumdadır.

Nasıl Yatırım Yapıyorlar?

Kurumsal yatırımcılar, 100 milyon doları aşan varlıkları yönetiyorsa, her çeyrek SEC Form 13F belgesini doldurmak zorundadır. Bu belgeler, yatırım faaliyetlerini şeffaf bir şekilde ortaya koyar ve portföy değişimlerini takip etmeyi kolaylaştırır.

Portföy devir oranı, yatırımcıların uzun vadeli mi yoksa kısa vadeli mi düşündüğünü anlamak için önemli bir göstergedir. Ayrıca, portföyün sektörlere veya farklı piyasa değerine sahip firmalara yoğunlaşması, yatırımcıların risk tercihlerine dair bilgi verir.

Nasıl Oy Kullanıyorlar?

Kurumsal yatırımcıların oylama kayıtları, onların öncelik ve ideolojik eğilimlerini anlamak için önemli bir kaynaktır. Çevresel ve sosyal konulara yönelik oylama davranışları veya yönetimle uyum düzeyleri, onların önceliklerini ortaya çıkarabilir.

Kimi Temsil Ediyorlar?

Kurumsal yatırımcılar genellikle başkalarının parasını yönetir. Bu nedenle, kimin adına hareket ettiklerini anlamak kritik öneme sahiptir. Örneğin, kamu emeklilik fonları siyasi etkilerden daha fazla etkilenebilirken, üniversite vakıfları öğrenci tercihlerini dikkate alabilir.

Nasıl Bağlantılar Kuruyorlar?

Yatırım kararlarını veren fon yöneticileri, sosyal ve politik bağlantılarıyla da bu kararları şekillendirebilir. Örneğin, şirket yöneticileriyle aynı eğitim geçmişine sahip fon yöneticileri, ilişkileri güçlendirme avantajına sahip olabilir.

Hissedar Profillemenin Stratejik Önemi

Hissedar profilleme, şirketlerle hissedarlar arasında güçlü bir bağ kurulmasına yardımcı olur. Bu süreç sayesinde:

  1. Uygun Hissedarlar Belirlenir: Şirketin stratejik hedefleriyle uyumlu yatırımcılar kolayca tespit edilebilir.
  2. Sadakat Artırılır: Hissedarların beklentilerine göre özelleştirilmiş iletişim stratejileri oluşturulabilir.
  3. Sadık Hissedar Tabanı Büyütülür: Şirketin hedefleriyle uyuşmayan hissedarlara daha az zaman ayrılır, böylece daha uyumlu ve destekleyici hissedarlar çekilebilir.

Sonuç olarak, iyi bir hissedar profilleme süreci, şirketlerin uzun vadeli değer yaratmasını destekler ve hissedarlarla daha güçlü bir ilişki kurmasına olanak tanır.

RSS abonesi olun
Etkinliklerimizden haberdar olun
YouTube kanalımıza abone olun
Pinterest\\\
fb-share-icon
LinkedIn\\\
Share
Instagram\\\
Bizi Telegram kanalımızdan izleyin