Ünlü trend belirleme sitesi Trendwatching.com 2008’in tüketici trendleri içinde öne çıkacak eğilimleri geçtiğimiz yılın son günlerinde açıkladı.
Önümüzdeki günlerde tüketiciler açısından dikkat çeken eğilimlerin başında statü dünyası geliyor. Ancak bu statü dünyası şimdiye kadar bildiğimiz “yüksek statü”den biraz farklı. Yüksek statü arayışı ve lüks, geleneksel dünyanın statü sembolleri olarak varlığını halen devam ettirmekle birlikte bu eğilim zenginlerden, zenginleşmekte olanlara devrediliyor gibi… Zenginlerin statü arayışı ise geleneksel statü sembollerinden kişiselleştirilmiş statü sembollerine doğru kayma gösteriyor. Trendwatching.com, geleneksel statü arayışının Çin gibi yeni zenginleşmekte olan ülkelere doğru kaydığını belirtiyor, ama aynı ayrışmanın Çin ve Türkiye gibi gelir uçurumu fazla olan toplumlarda zengin-fakir arasında yaşandığını düşünmek de pek yanlış olmaz.
www.trendwatching.com sitesinde İngilizce orijinalini bulabileceğiniz Marketing Türkiye Dergisi’nde de geniş bir Türkçe özeti yayınlanan ve toplam sekiz başlık altında toplanan 2008 trendlerine kısaca bir göz atalım…
1- Statü Dünyası
Önümüzdeki günlerde tüketiciye ulaşmak için kullanılacak en güçlü araçlardan biri durumunda. Statü dünyası, fark edilmek isteyen tüketicilerin tercihleriyle oluşuyor ve geleneksel statü sembolleri yanında herkesin katkıda bulunabileceği sonsuz sayıda statü sembolüyle zenginleşiyor. Statü dünyası ayrı ayrı dünyalarda karşımıza çıkıyor:
a-Geleneksel dünya
Geleneksel statü anlayışı daha fazla şeye veya daha iyi şeylere sahip olmayı teşvik eder. Geleneksel dünyada bu eğilim güçlü bir şekilde devam edecek. Ancak Çin gibi gelişmekte olan ülkeler, bu tüketici davranışını zengin batılılardan devralacak.
b- Geçici dünya
Tüketicilerin ilgisini kalıcı şeyler değil, daha çok deneyimler çekiyor. Daha kısa tatmin süresine sahip ve mümkün olduğunca fazla deneyim elde etmek isteyen tüketici toplulukları giderek yaygınlaşıyor.
c- Online dünya
Online dünyada statü, kiminle ilişkide olduğunuz, kimin sizinle ilişkide olduğu, blogunuzu kaç kişinin ziyaret ettiği, fotoğraflarınızı kaç kişinin gördüğü, Facebook’ta kaç arkadaşınız olduğu veya bir yeniliği önceden fark etmenizle ilgili bir durum.
d- Eko dünya
İnsanlar çevre dostu olmaya çok büyük önem veriyorlar ve bunun gereklerini yerine getirerek yaşamaya çalışıyorlar. Bunun için şirketlerin daha çevreci söylemleri benimsemesi gerekiyor; Yaptığın çevre dostu olsun, kolay kullanılsın, fark edilsin, bu arada rakiplerinin çevreye verdiği zararları vurgulamaktan da kaçınma!..
e- Verme dünyası
Şu anda “vermek” üzerine düşünüp hareket etmeyen zengin neredeyse kalmadı. Ama vermek yalnız “para vermek”le sınırlı değil. Vermenin, “zaman vermek”, ürettiğiniz içeriği paylaşmak gibi bir çok farklı yolunu bulabilirsiniz.
f- Katılımcı dünya
Özellikle genç tüketiciler için katılım, yeni bir tüketme biçimi haline geldi. Yaratıcı kişilikler çevrelerinde bir kitle oluşturmayı statü göstergesi olarak kabul ediyorlar. Bu nedenle şirketlerin artık bir katılım ve paylaşım stratejisi geliştirmesi gerekiyor.
g- Kendi statü dünyanı ekle
Eğer hala tüketicilere bir statü sağlayamıyorsanız, geleneksel statü sembollerine takılıp kalmayın. Yaratabileceğiniz sonsuz sayıda statü ortamı olduğunu görmeye başlayın ve bunları bulup statüler dünyasına ekleyin…
2- İtibar kazandırma (Premiumization)
Geleneksel dünyanın pahalı ve ayrıcalıklı statü sembolleri varlığını sürdürmeye devam edecek. Bu nedenle statüyü anında ortaya koyan birinci sınıf ürün ve deneyimler önümüzdeki günlerde de varlığını sürdürecek. Hiç bir ürün bu yıl premium versiyonundan kaçamayacak. En sıradan ürünlerin bile altın kaplamalısını, kristallisini, özel üretilmişini görürseniz hiç şaşırmayın.
3 –Snack kültürü
Geçici hevesler dünyasında yol alan tüketici için yeni ürün tasarımları Snack Kültürü’nün belkemiğini oluşturuyor. Ürünler daha kolay tüketilmeleri ve deneyim sunabilmeleri için yeniden yapılandırılıyor. Örneğin küçültülmüş paketlerde 100 kalorilik krakerler, cipsler ve çerezler, hem üretici için daha karlı hem de tüketici için daha hızlı bir deneyim sunuyor. Tekstil sektöründe lüks markaların hızlı moda deneyimi sunan birkaç kullanımlık ürünleri, medya sektöründe 20 dakikada bitirilen dergiler. Ve diğerleri. Bu arada unutmadan eklemek gerekiyor, fast food gibi geleneksel hızlı tüketim ürünleri ise tam tersine gecen hafta sözünü ettiğimiz premiumization (itibar kazandırma) eğilimiyle buluşuyor. Bunun en çarpıcı örneği Mc Donalt’s’ta gözleniyor. Şirket Avrupa’daki restoranlarını sarı plastik sandalyeli ucuz görünümden çıkartıp yeşil sandalyeler ve koyu renk deri döşemelerle değiştiriyor ve bunun için bin 260 restoranda 900 milyon dolarlık harcama yapmaya kararlı görünüyor.
4- Online oksijen
Online devrim sürüyor. Web 2.0’ın başarısı web 3.0, 4.0, 5.0’ın geleceğini garantiliyor. Önmüzdeki dönemde mobil telefonlar milyonlarca kişiyi daha online dünyaya taşıyacak. Şu anda 2.7 milyar kişi olan cep telefonu kullanıcısı sayısının 2011’de 3.3 milyar kişiye ulaşması bekleniyor. Aynı zamanda tüm cep telefonu kullanıcılarını yaklaşık yarısı Asya Pasifik bölgesinde yaşıyor olacak. Toplam kullanıcıların üçte biri de telefon üzerinden geniş bant internet erişimine sahip olacak. Bu da 1 milyardan fazla kişinin 7/24 online olması anlamına geliyor. Şu anda uçaklardan otomobillere ve taksilere kadar her yerde mobil bilgisayarlar ve cep telefonu üzerinden internet erişimini sürekli kılacak servisler birbiri ardına devreye giriyor. Google’ın 30 teknoloji şirketiyle birlikte yürüttüğü açık kaynaklı mobil işletim sistemi Google Android projesi birkaç yıl sonra hayatımıza girmiş olacak.
Bu arada elektronik ticarette lyeni bir patlama beklendiğinin de altını çizelim. 2008 e-perakende sektörü için altın bir yıl olabilir çünkü bunu sabırsızlıkla bekleyen bir kitle var. ABD’de bu yıl e-ticaret hacminin yüztde 18’lik büyümeyle 260 milyar dolara yükselmesi bekleniyor. Online satışlar tüm satışların yüzde 7’sini oluştururken bilgisayar gibi bazı alt kategorilerde bu oran yüzde 40’ın üzerine çıkıyor.
5-Eko ikonik
Geçtiğimiz yıllarda ekolojik ürün ve hizmetler kaba saba görünümden daha şık tasarımlara doğru büyük yol aldılar. Şimdi ise ekolojik olmayan ürün ve hizmetlerin bir adım ötesine geçip ikon haline gelme aşamasındalar. Yani artık baskın, göze çarpan tasarımlarıyla, kullanıcılarının çevreye duyarlılığını vurgulayan ürün ve hizmetler görüyoruz…Önümüzdeki günlerde bir ürün ya da ihzmeti tasarlarken non-eko dünyasındaki ürünleri kopyalamak yerine farklılığı vurgulayan, adeta bağıran orijinal tasarımların öne çıkacağını unutmamak gerekyor.
6- Hizmetkar markalar
Müşterilerin hayatlarına oradan buradan gizlice girip karşılarına çıkıp “beni seç beni seç” diye bağırmak yerine onlara ilgilerini çekecek akıllıca yollarla yardımcı olup ürünlerimizi neden onların hayatlarında konumlandırmalarını sağlamıyoruz? Günümüz dünyasında “vermek” artık en önemli olgulardan biri. Bebek bezi ve bebek maması markalarının büyük alışveriş merkezlerinde anneler için bez değiştirme odaları açmaları bunun bir örneği.
Önümüzdeki günlerde “hizmetkar” olmayan hiç bir marka kalmayacak. Müşterilere hayatlarını kolaylaştırmak için yardımcı olduğunuzda bunun karşılığını mutlaka göreceksiniz.
7- Kendin yap
Artık “C” kuşağının zamanı. C’nin anlamı ise “content” yani “İçerik”. Bugün milyonlarca insan yarattığı ürünleri internete yüklüyor ve milyonlarca kişiyle paylaşıyor. Bu içerik neredeyse dev medya şirketlerinin en büyük rakibi haline geldi. Üstelik artık içerikten para da kazanılıyor. Revver adlı video paylaşım sitesi kullanıcıların yüklediği videolarla yayınlanan reklamları eşleştirerek içerik sağlayıcılara 1 milyon dolar ödedi. Yani önümüzdeki günlerde “Make it yoursef” (MIY) yeni “Kendin Yap” trendinin yükselişine tanık olacağız.
8- Kalabalık madenciliği
Kalabalıkla birlikte tasarlama, yazma,yönetme ve benzeri olgularla önümüzdreki günlerde daha sık karşılaşacağız. Google Android gibi platform geliştirme çalışmaları yanında, borç para verme, internet yayıncılığı, DVD kiralama ve daha bir çok alanda kullanıcılar tarafından oluşturulan ürün ve hizmetlere, dağıtılan milyon dolarlık ödüllere tanık olacağız.